AYI İLE TAVŞAN

Evvel zaman içinde kalbur saman içinde Kaf dağının tepesinde bir ayı ve ayının arkadaşları yaşarmış. Ayı kısa boylu kahverengi yumuşak tüyleri olan sevimli bir hayvanmış. Bu sevimli ayının en yakın arkadaşı tilki ise pas parlak tüylü pofidik kuyruklu çok tatlı bir hayvanmış. Bir de bunların uzun kulaklı çok hızlı ve fazlasıyla kibirli bir tavşan arkadaşları varmış. Tavşan hiç kimseyi beğenmez herkesle dalga geçermiş. Ayrıca kendini kusursuz bulup herkesten de üstün tutarmış. Arkadaşları bu yüzden tavşan ile oynamayı pek sevmezlermiş.  Hatta ayı tavşanın gurur kırıcı sözlerine dayanamayıp kendini dağdaki mağarasına kapatmış. Hiç kimseyle konuşmuyor, oynamıyor ve dışarı dahi çıkmak istemiyormuş. Bir gün ayıcık mağara da kalmaktan sıkılıp biraz dolaşmak için dışarıya çıkmış ve tavşanla karşılaşmış.

Tavşan ayıyı görünce başlamış dalga geçmeye ayının sevimsiz olduğunu, şişman ve çok tüylü olduğunu kendisinin ise çok sevimli olduğunu söylemiş. Bunun üzerine ayı üzülerek mağarasına geri dönmüş ve o günden sonra hiç dışarı çıkmama kararı almış. Tavşanın söyledikleri ya gerçekse ya ben sevimsiz bir ayıysam ya arkadaşlarım beni sevmiyorlarsa diye kendi kendine söylenmeye başlamış. Kendisinin diğer arkadaşları gibi güzel olmadığını düşünmüş ve kendisine olan güvenini kaybetmeye başlamış.

Aradan günler, haftalar hatta aylar geçmiş. Ayının uzun zamandır ormanda olmadığını fark eden tilki sarp kayalıklardan oluşan yüksek dağın tepesinde bulunan ayının mağarasına gitmeye karar vermiş ve az gitmiş uz gitmiş uzun ve zorlu bir yolculuk sonunda tilki ayının mağarasına ulaşmış. Ama ayının mağarası bir taşla kapalıymış. Tilki taşın ardından seslenmiş. Sevgili ayı sevimli arkadaşım orda mısın? Evet buradayım demiş ayı. Tilki neden dışarı çıkmıyorsun hastalandın mı? Diye merakla sormuş. Ayı hayır hastalanmadım ama dışarı çıkmak istemiyorum diyerek üzüntülü bir ses tonuyla tilkiyi merakta bırakmış.  Unun üzerine tilki peki ya bizi özlemedin mi? Ya da istemeden seni üzdük mü diye sormuş. Bunun üzerine ayı tavşanla aralarında geçen konuşmayı anlatmış. Onlar gibi sevimli olmadığını bu yüzden kendine olan güvenini kaybettiğini söylemiş. Tilki durumun farkına varmış ve ayıya öyle olmadığını anlatmış ve ona demiş ki. Hayır ayıcım sen sevimsiz değilsin aksine sen hayvanlar arasında en sevilen hayvansın pofuduk pofuduk tüylerin, minnoş bir yüzün var demiş ve daha bir sürü iltifat etmiş ayı arkadaşının özgüvenini kazanması için ve ayıya özgüveninin kazandırmış.

Ayı tilki sayesinde kaybettiği özgüvenini yeniden kazanmış. Tilki ile ayı beraber diğer arkadaşlarının yanına gitmeye karar vermişler. Tavşan da ordaymış ve ayı gidip tavşan ile konuşmaya karar vermiş. Tavşana neden bana böyle davranıyorsun diğer arkadaşlarım benim sevimsiz olduğumu düşünmüyor demiş. Bunu duyan tavşan haksızlık yaptığını anlamış ve ayıdan özür dilemiş bundan sonra san kötü davranmayacağım birlikte oynayalım ve arkadaş olalım mı demiş? Bunun üzerine ayı neden olmasın hadi hep birlikte oyun oynayalım demiş. Artık ayı ve tavşan da yakın arkadaş olmuşlar ve diğer arkadaşlarıyla mutlu mesut yaşayıp gitmişler. Gökten 3 elma düşmüş biri bu masalı dinleyen sizlere biri anlatana biri de ayı gibi özgüveni yüksek tüm çocukların başına.