SEVGİ DOLU KELEBEK

Bir varmış bir yokmuş. Çok uzak ülkelerde yaşayan minik bir kelebek varmış. Bu kelebek ne kadar minik ve sevimli görünse de  hiç göründüğü gibi değilmiş. Hiç kimseyi sevmez, sevgi nedir bilmezmiş. Hep kendini diğer kelebeklerden üstün ve daha güçlü görürmüş.  Bunun yanlış bir düşünce olduğundan da haberi yokmuş.  Bu şekilde yaşamaya devam ediyormuş. Sevgi nedir bilmeyen kelebek çok yalnızmış. Ama bu kelebeğin elinde olan bir şey de değilmiş. Çünkü o görkemli ve muhteşem kelebek küçük yaşta anne ve babasıyla ormanda gezerken merakından bir çiçeğin polen tozuna bakmak isterken yolunu kaybetmiş ve ailesini bir daha hiç bulamamış. Sevgiyi bizler küçük yaşta öğreniriz, minik kelebekte küçük yaşta ailesini kaybettiği için sevgiyi bilmemiş ve öğrenememiş. Minik kelebek ailesini kaybettiğinde zaman çok küçükmüş ama ormanda hiç durmadan ailesini aramış ne kadar çabalasa da bulamamış. Bir süre aradıktan sonra artık ailesini bulma inancını kaybetmiş. Ama bir gün onları tekrardan bulup göreceğine inanıyormuş. İşte bu yüzden sevginin ne demek olduğunu hiç öğrenememiş minik kelebek çünkü onu seven bir ailesi yokmuş. Arkadaşları ise bu durumdan haberdar değilmiş. Herkes onun soğuk ve somurtkan olduğunu düşünüyormuş. Aslında öyle biri değilmiş minik kelebek. Yine bir gün ormanda gezerken başka bir kelebek ile tanışmış ve sohbete başlamışlar. Hiç kimse ile konuşmayan minik kelebeğimiz yeni tanıştığı kelebek ile sohbete başlamış. Yeni tanıştığı asil duruşlu kelebekle saatlerce sohbet etmişler. Asil kelebeğimiz minik kelebeğimize topladığı polenleri taşıması için yardım etmiş. Evine gidene kadar sohbete de devam etmişler. Bu durumdan ikisi de çok mutluymuş.

Asil kelebek artık her gün minik kelebeği alıp gezmeye gidermiş. Gökyüzüne kadar çıkıp birlikte aşağıya bakıp keyifli vakit geçirirlermiş. Ayrıca o muhteşem parlak görünümlü polenleri de yanlarına alırlarmış gökyüzünden aşağıyı izlerken. Minik kelebek artık içinde farklı hisler olduğunu anlamış. Artık o eski minik yerine içi sevgiyle dolu bir kelebeğe dönüşmüş. Asil kelebek günlerden bir gün minik kelebeği alıp kendi arkadaşlarıyla tanıştırmak istemiş. Arkadaşlarıyla bir ağaç kavuğu içinde bir eğlence düzenlemişler minik kelebek için. O gün minik kelebeğimiz bir sürü arkadaş edinmiş ve onları çok sevmiş. Tanıştığı o asil kelebek ona hiç yaşamadığı bir duyguyu kazandırmıştı. Artık minik kelebek sevgi dolu bir kelebek olmuştu. B u asil kelebek sayesinde olmuştu. O gün onu tanıyıp sohbet etmeseydi sevgi nedir bilmeyecekti. Minik kelebeğin artık bir çok arkadaşı olmuştu.ve en yakın arkadaşı da asil kelebekti. Minik kelebeğin artık tek sorunu kalmıştı. Oda ailesini bulmaktı. Bu durumu en yakın arkadaşı asil kelebeğe anlatmıştı. Asil kelebekte bu duruma çok üzülmüştü. Asil kelebek tanıdığı tüm arkadaşlarına durumu haber verdi. Bir gün asil kelebek minik kelebeğin kapısını çalmış ve aileni buldum demişti. Asil kelebek sayesinde ailesine kavuşan minik kelebek sevgi ve huzur dolu bir hayat yaşamış. Gökten 3 elma düşmüş biri bu masalı yazana, biri bu masalı okuyana biri de sevgi dolu tüm minik kelebeklere.