Benim hikayem

by Zeliş

This free e-book was created with
Ourboox.com

Create your own amazing e-book!
It's simple and free.

Start now

Benim hikayem

  • Joined Mar 2021
  • Published Books 3
Benim hikayem by Zeliş - Ourboox.com

Etimoloji

Çanakkale’nin şu anki bulunduğu yerin adı 19. yüzyılda Kale-i Sultaniye olarak geçmektedir ve bu isim 1890 yılında şehrin resmî adı olarak kayıtlara geçmiştir.[2] Çanakkale Osmanlı zamanında önemli bir kale işlevi görmüş olup, Kale-i Sultaniye (Osmanlı Türkçesiقلعة سلطانيه ) ya da günümüz Türkçesi ile Sultaniye Kalesi ismi bu işlevin bir kanıtıdır. 17. yüzyılın sonlarından itibaren gelişen çömlek yapımı, şehrin bu konuda ün yapmasını sağlamıştır. Hatta yine bu zamanlarda bir seyyahın yapılan seramiğin kalitesinden etkilenip, bunu Hollanda’nın Delft şehrinde yapılan seramiklerle karşılaştırması şehre Çanak kalesi ismini vermiştir. Çanakkale isminin Yunanca‘sı Δαρδανέλλια veya Dardanellia[3], ki bu isim de sonradan Dardanelles olarak İngilizceye çevrilmiştir.[4] 1920’lerden itibaren İngilizler Çanakkale’ye Chanak veya Kale Sultanie demeye başladılar.[5]

3

Tarihçe

Antik çağdan kalan Troya kalıntıları il sınırları içerisindedir. Bölgede ilk yerleşim yaklaşık 6000 yıl öncesindeki Bakır Çağı‘na dayanır.[6] Fakat bu dönemde şehrin kimliği ve yaşayan insanların özellikleri hakkında pek bir şey bilinmemektedir. Yapılan kazı çalışmaları ve çeşitli araştırmalara göre, bölgedeki ilk kalıcı yerleşim izi Kumtepe civarında bulunmuştur. MÖ 4.800 – 4.000 arasına tarihlenen Kumtepe höyüğü, bu tarihten sonra da çeşitli yerleşim izleri içeren tabakalara sahiptir.[7] Bölgedeki kazılar ilk olarak 1934 yılında Cincinnati Üniversitesi‘nden  J.L. Caskey ve J. Sperling tarafından yapılmıştır. MÖ 3000 yılında kurulan Troia geçirdiği bir deprem sonucu MÖ 2500 yılında yıkılmıştır.[8] Sonraki yüz yıllarda çeşitli göçlerle kavim dengesi değişen Çanakkale bölgesi, MÖ 7. yüzyılda Lidyalılar‘ın hakimiyetine girmiştir.[8] MÖ. 6. yüzyılın ortalarında bölgede Pers egemenliği başlamıştır.[9] Perslerin önemli imparatorlarından Darius ve Xerxes bölgeyi stratejik bir nokta olarak görüp, burayı ellerinde tutmayı amaçlamışlardır. Yunan tarihçi Herodot‘a göre Çanakkale Boğazı üzerinde Avrupa’ya geçmek için ilk köprüyü yapan Xerxes’tir.[8][9] MÖ 386’da Spartalılar ile Persler arasında yapılan Kral Barışı sonucu Persler bölgede hakimiyetini güçlendirdi.[10] MÖ 334 yılında Makedonya Kralı Büyük İskender bu bölgeyi Perslerin elinden almak istiyordu. Bu amaçla Çanakkale Boğazı’nı geçerek bugünkü Karabiga yakınlarındaki Kocabaş Çayı (Granikos)’nda iki ordu birbiri ile karşılaştı ve aldıkları büyük bozgun karşısında Persler bölgeyi Büyük İskender’in hakimiyetine bırakarak bölgeden çekilmek zorunda kaldılar.[9] Ancak İskender’in ani ölümü üzerine bölgeyi ünlü komutanlarından Antigonos yönetmeye başlamıştır. O da uzun süre yönetemeden, Balkanlardan gelen Kelt kökenli Galatlar, bölgeye yerleşmişlerdir.[9] MÖ 133’te Bergama Kralı III. Attalos’un vasiyeti üzerine Roma hakimiyetine giren Çanakkale, sonrasında Asia eyaletine bağlanmıştır.[11] Roma İmparatorluğu’nun 395’te Doğu ve Batı diye ikiye ayrılmasından sonra, bölge daha sonradan Bizans adıyla anılacak olan Doğu Roma İmparatorluğu’nun hakimiyetine girmiştir.[11] İmparator Justinian modern Eceabat yakınlarındaki Sestos bölgesinde boğazın kontrolünü sağlamak amacıyla kale inşa ettirmiştir. Bölgede ilk Türk hakimiyeti 11. yüzyıl sonlarında ünlü deniz komutanı Çaka Bey‘in seferleri ile başlamıştır. Sonrasında Karesi Beyliği ile devam eden Türk hakimiyeti, 1361 yılında beyliğin savaşsız bir şekilde Osmanlı İmparatorluğu‘na katılması ile bölgede yaklaşık 6 asır sürecek bir Osmanlı dönemi başlamış oldu.[11]

4
Benim hikayem by Zeliş - Ourboox.com
This free e-book was created with
Ourboox.com

Create your own amazing e-book!
It's simple and free.

Start now

Ad Remove Ads [X]
Skip to content