BENİM KRALLIĞIM

BENİM KRALLIĞIM

   Her şey güzel değildir ama her şeyin içinde bir güzellik muhakkak vardır. Tabii bakış açısı da burada çok önemli. Her fikir doğru değildir ama her fikrin içinde bir doğru vardır. Benzetmeye çalıştığım şey tamamen buydu. O yüzden her fikirden biraz biraz içinde barındırıyor benim dünyam. Tabii unuttuklarım hariç. Bazen sadece sevmek yeterli olmuyor. Sadece baskı olması da bir işe yaramıyor. Bunu çok sonradan öğrendim. Ortada sadece bir fikrin var olması doğru değil. O yüzden ortaya karışık bir şeyler hayal ettim.

Benim Krallığım’da biraz zorunluluk ve biraz da özgürlük var. İnsanların iyiliği için zorunluluk var. Kulağa hoş gelmiyor ama her şey istediğimiz gibi olmaz. Bazı yerlerde mecbur kaldığınız için davranışlarınızı ve hareketlerinizi değiştirmeniz gerekir. Ve kabullenmek gerekir.

YÖNETİM

   Ülkeyi kral ve kraliçe yönetir. Kral tamamen her şeye karar verebilse bile kadının da söz hakkı vardır. Kraliçe, bir nevi vezir gibidir. Kraliçenin her ne kadar karar verebilse de son sözü kral söyler. Kral eğer ölürse onun yerine kraliçe geçer. Ülkeyi kadın da yönetebilir. Fakat kraliçe de ölürse o zaman, çocukları arasından en bilgili kişi ülkeyi yönetir. Cinsiyetin önemi yoktur. Taht kavgaları olmasın diye çocuklar arasında bir sınav yapılır ve ona göre belirlenir.

   Lakin başa geçecek herhangi bir çocuk yoksa, kral olacak kişiyi millet belirler. Kralın ya da kraliçenin herhangi bir akrabası başa geçemez. Kral ve kraliçeler donanımlı insanlardır. Eğer kralı millet belirliyorsa aday olacak kişilere de sınav yapılır ve böylelikle oraya herkes aday olamaz.

   Ülkeyi yönetebilecek potansiyele sahip insanlar küçüklüklerinden itibaren eğitilirler. Kralın çocuğu olduğu zaman, bir gün tahta geçecek olan kişi oymuş gibi eğitim verilir.

EKONOMİ

   Vergiler insanları zorlamayacak şekilde olacak. Herhangi bir tarlası varsa, ürettiği yiyeceklerden kazandığı paranın bir kısmını ihtiyaç sahiplerine vererek vergisini ödemiş olacak. Bunların kontrolleri düzenli olarak yapılacak.

Meslek liseleri ağırlıkta olacak ve böylelikle insanlar kendilerini bu tür alanlarda geliştirecekler. Meslek liselerinin ağırlıkta olması gelecek için daha çok işçi demektir. İşçi demek, daha çok üretim demektir. Ve üretim de ticarete dönüşerek ülkeye kazanç sağlayacaktır.

AİLE

Eğer sağlık açısından bir sorunları yoksa her ailede en fazla üç çocuk olabilecek. Daha fazla çocuk olursa, çocukları olmayan ailelere verilecek. Tabii ailenin uygunluğuna da bakılacak. Ailedeki her bireyin muhakkak sanat ya da spor alanında herhangi bir becerisi olacak. Çocukların spor ya da sanata karşı olan becerisi küçüklüğünde başlayacak ve okula gidene kadar bunun eğitimini alacak. Ailede küçük çocuk yoksa, hem kadın hem de erkek birey çalışacak. Tıbbi sorunları yoksa eğer.

Aile içinde çocuğa karşı büyük zorlamalar yapılmayacak. Örneğin evlendirme gibi. Çocuk istemediği müddetçe evlendirilmeyecek. Ve ebeveynler buna karışamayacak. Bu konu hakkında sürekli araştırma yapılacak ve kurala uymayan ailelere ağır cezalar verilecek.

EĞİTİM

   Herkes istediği derslerin eğitimini alacak. İlkokulda zorunlu dersler olacak. Burada toplumsal konular işlenecek. Ahlak ve din üzerine eğitimler verilecek. İlkokul bittikten sonra birey, hangi dersleri görmek istiyorsa o alana yönelecek. Daha çok, mesleğe yönelik eğitimler olacak. Kişi isterse yüz yüze isterse de online biçimde eğitim görecek.

   Okulda bir gün boyunca toplam beş saat derse giriyorsa öğrenci, sonrasında spor ya da sanat alanında çalışmalar yapılacak. Öğrencinin beyni sadece ders üzerine yontulmayacak. Beş saat ders için kalıyorsa, üç saat de farklı beceriler kazanmak için zorunlu olarak kalacak.

   Eğer online eğitim alıyorsa, bu üç saatlik atölye çalışmalarını elinden geldiğince evde yapmaya çalışacak. Yapamıyorsa evine en yakın okula gidecek.

DİN

   Herkes istediği dine mensup olabilir. Bu konuda herhangi bir kısıtlama yoktur ve olamaz da. Kişilerin ibadet edebilmeleri için uygun alanlar yapılacak. Ve  birey dışarıda da özgürce ibadetini ya da duasını yapabilecektir. Hangi dine ya da hangi ırka sahip olursa olsun hiçbir yargılama yapılmayacaktır. Eşitlik vardır. Bir suç işlediyse dinine ya da ırkına göre hareket edilmeyecektir. Ya da cinsiyetine göre. 

Kimse, kendi dininden olmayan birine sırf inancından dolayı hakaret edemez ve edecek olursa da cezasını çekecektir. Farklı dine inanan insanlar bir arada yaşayacak ve aralarındaki bağı kuvvetlendireceklerdir. Hoşgörü ve saygı giderek artacaktır.

BİLİM

   Din ya da ırkın önemi olmadığından dolayı kim ne isterse bilim hakkında istediği araştırmayı yapabilir. İnsanlar bilgiye daha fazla ve daha kolay ulaşabilsinler diye kütüphanelerin sayısı artacaktır. Ve kişi yeni bir bilgi bulduysa, bu bilgi de insanların inancına tersse bir sorun olmayacaktır. Bilgi, bilgidir ve insan bu konuda istediğini yapabilir. Özgürdür. Kimsenin fikrine karışılmayacaktır ve böylelikle gelişim daha hızlı olacaktır. Devlet de millet de ilerleyecektir. 

HUKUK

   Herkes yaptığı şeylerin karşılığını alacaktır. Örneğin, tecavüz eden kişinin cezası işkenceli idam olacaktır. Para cezaları daha yüksek fiyatta olacaktır. Etrafta bulunan polislerin sayısı artacaktır. Hapiste yatan kişi de belirli işkencelere tabi tutulacaktır. İnsanların gözleri bu şekilde korkutularak suç oranları azaltılacaktır.

SANAT

   Okullarda sanat alanında çalışmaların yapılabilmesi için uygun alanlar olacaktır ve zaten böylelikle öğrenci, istediği sanat dalına katkılarını sunacaktır. Sanatla ilgili işler yapmak isteyen insanlar dışarıda da bunun eğitimini alabilirler. Bu tür yerler çoğaltılacaktır.

SPOR

   Yine bu alan üzerine de okullarda eğitim verilecek. Ve isteyenler istedikleri sporu yapabilecekler. Okul haricinde de halk eğitim merkezleri ağırlıkta olacak. Tamamen ücretsiz olacak.

Ama mutlaka ailedeki her bireyin düzenli olarak spor ya da sanat alanıyla ilgilenmesi gerekmektedir. Zaten bunların kontrolleri de yapılacaktır. Aile içerisinde isteyenler spor alanına yönelebilirler lakin istemiyorlarsa sanat alanına yönelmek zorundadırlar.

ÜTOPYANIN TÜRÜ VE GEREKÇESİ

   Benim Krallığım belki bir ütopya belki de bir distopyadır. Karar veremiyorum. Çünkü hem zorunluluk hem de özgürlük var. Hem isteğe yönelik ve çok serbest hem de sıkı ve katı. İlk başta da dediğim gibi, her fikir doğru değildir ama her fikrin içinde muhakkak bir doğru vardır. Buna inandığım için kendi ütopyamı da buna göre hazırladım.

ESMA NUR YILMAZ 11/C 28