by Berrin YILMAZ
Copyright © 2017


Savcı, Ceza yargılamasında iddia makamı olarak
adalete hizmet eden kişidir. Savcılık Cez
Muhakemesinde iddia görevini yaparak devlet adına
ceza davası açan makamdır. Bu makamdaki yetkiliye
Savcı adı verilmiştir. Ayrıca kısaltılmış bir şekilde
savcı, suç haberinin kendisine ulaşmasıyla
birlikte devlet adına araştırma ve soruşturma
faaliyetinde bulunmak, kamu davasının açılmasını
gerektiren şartlar oluştuğunda dava açmak ve
yürütmek,mahkemelerin verdiği kararları yerine
getirmek ve kanunla kendisine verilen diğer görevleri
yapmak durumunda olan ve yürütme organı içinde
yer alan bir devlet memuru olarak tanımlanabilir.

SAVCILAR ADALETİN SAĞLANMASINDA
OYNADIKLARI KİLİT ROL NEDENİYLE
DOKUNULMAZ VE KORUMA ALTINDADIR.
Onlara soruşturma açılması kanunen zordur ve
onları emekliye ayırtmak kendi rızaları
olmaksızın mümkün değildir. Ayrıca her daim
kolluk(polis) ona eşlik eder ve kollar.
Kısacası savcılık mesleğinin kallavi bir meslek
olması buradan ileri gelmektedir. Savcılık
mesleği bu anlamda bir kalkan kazandıran
mesleklerdendir.
SAVCILAR, MEMUR MAAŞLARI ARASINDA
BAŞBAKAN, MÜSTEŞAR, BAKANDAN SONRA EN
SAĞLAM MAAŞI ALAN KİŞİLERDİR.
Bu kurumun böylesine kazançlı meslek olmasında
kanunun hakim ve savcıların görevlerini yapmalarına
veya başka türlü yapmalarına engel olabilecek
nitelikte bir maaşa tabi olmalarını emretmesinden
ileri gelir. Göreve yeni başlayan bir savcı ortalama
5000 TL maaş ile işbaşı yapmaktadır. Bu rakam
yıllandıkça 7000e 8000 e yaklaşmaktadır
ikramiyelerle birlikte. Her ne kadar Avrupa,
Amerika şartlarıyla mukayese edildiğinde çok komik
rakamlar olarak kalsa da Türkiye şartları için fena
sayılmaz. Yani rahatlıkla kazançlı mesleklerden
diyebileceğimiz kadar getirisi vardır.
BİR SAVCI SAHİBİ OLDUĞU NÜFUS VE
MAKAM SAYESİNDE EPEY BİR
KARİZMATİK VE SAYGINDIR.
Zaten böylesine bir makamın başı olmak bunu
gerektirir, şaşırtıcı bir durum da değil.
Savcı deyince insanların durup şöyle bir iki
dakika tekrardan düşünmeleri işten bile
değildir.
SAVCILARIN ELİNDEKİ, EMRİNDEKİ
BÖYLESİNE GÜÇ VE NÜFUZ ETRAFA
HALİYLE KORKU SALABİLMEKTEDİR.
Eğer savcıların canını sıkan bir kimse olursa
onun başına inanın büyük belaların gelmesi
yüksek ihtimal dahilindedir. Bu adamlara
bulaşılmaz beyler ayağınızı denk alın, ayık
olun:))
SAVCILARIN EN BÜYÜK
AVANTAJLARINDAN BİRİSİDE DEVLETİN
ONLARA SAĞLADIĞI İMKANLARIN EPEY
GENİŞ VE FAZLA OLMASIDIR.
Her türlü lojman, araç tesisi, yer tesisi,
yiyecek, içecek temini, vergi muafiyetleri,
trafikte geçiş üstünlüğü vardır.
SAVCILARIN EN BÜYÜK DEZAVANTAJI OLSA
OLSA MESLEĞİN İLK YILLARINDA BİRAZ
ALAKASIZ KÜÇÜK BELDELERDE GEÇİRMEK
ZORUNDA OLMALARIDIR.
E o kadar da olsun sonuçta savcılarında oba oba
gezmeleri onların bulundukları yere köklenip
çevrenin önde gelenleriyle etkili iletişim
kurmalarını uzunca süre devam ettirmeyi
engellemektir. Kanun koyucu bu duruma mani
olmak, soruşturmanın tarafsızlığını sağlamak için
onları da diğer sıradan devlet memuru gibi
bucak bucak gezdirmektedir…
BU KAZANÇLI MESLEĞİMİZİN BİR DİĞER
ÖZELLİĞİ İSE ÇALIŞMA SAATLERİNİN
VE TATİLLERİNİN BİRAZ YORUCU
OLABİLMESİDİR.
Eğer savcı olmak istiyorsanız savcılık
görevinizi yapmanız gerektiren bir durum
olduğunda bunu yerine getirmek
zorundasınızdır. Aksi halde devletin daha
üst kurumlarının gözüne çarpmanız ve çeşitli
mesleki

Başvuru Koşulları:
2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanununa göre adaylığa
atanacakların aşağıdaki şartları taşımaları
gerekmektedir:
a)Türk vatandaşı olmak,
b)Avukatlık mesleğinden alınacak adli yargı hakim ve savcı
adaylığı için; yazılı yarışma sınav
tarihi itibariyle avukatlık mesleğinde fiilen en az üç yıl
çalışmış olmak ile, yazılı yarışma sınavı için giriş sınavının
yapıldığı yılın Ocak ayının birinci günü itibarıyla 45 yaşını
(doğum tarihi 01.01.1972 ve daha sonra olanlar ),
Adli yargı hakim ve savcı adaylığı için giriş sınavının
yapıldığı yılın Ocak ayının birinci günü itibarıyla 35 yaşını
(doğum tarihi 01.01.1982 ve daha sonra olanlar)
doldurmamış olmak,
c)Hukuk Fakültesinden mezun olmak veya yabancı
bir hukuk fakültesini bitirip de Türkiye’deki
hukuk fakülteleri programlarına göre eksik kalan
derslerden sınava girip başarı belgesi almış
bulunmak,
d)Kamu haklarından yasaklı olmamak,
e)Askerlik durumu itibariyle askerlikle ilgisi
bulunmamak veya muvazzaflık hizmetini yapmış
yahut ertelenmiş veya yedeğe geçirilmiş olmak,
f)Hâkimlik ve savcılık görevlerini sürekli olarak yurdun her
yerinde yapmasına engel olabilecek vücut ve akıl hastalığı
veya engelliliği, alışılmışın dışında çevrenin yadırgayacağı
şekilde konuşma ve organlarının hareketini kontrol
zorluğu çekmek gibi engeli bulunmamak,
g)Taksirli suçlar hariç olmak üzere, üç aydan fazla hapis
veya affa uğramış olsa bile Devletin şahsiyetine karşı
işlenen suçlarla, zimmet, ihtilâs, irtikâp, rüşvet,
hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye
kullanma, dolanlı iflâs gibi yüz kızartıcı veya şeref ve
haysiyet kırıcı bir suçtan veya kaçakçılık, resmî ihale ve
alım satımlara fesat karıştırma, Devlet sırlarını açığa
vurma suçlarından dolayı hükümlü bulunmamak veya bu
suçlardan veya taksirli suçlar hariç olmak üzere üç
aydan fazla hürriyeti bağlayıcı cezayı gerektiren bir
fiilden dolayı soruşturma veya kovuşturma altında
olmamak

Devlet ile birey arasında veya bireylerin kendi
aralarındaki veya iki idare arasındaki
anlaşmazlıklar ile kamu düzenini bozan suçlara
ilişkin konuları, Anayasaya, Kanunlara ve hukuka
uygun olarak inceleyen, vicdani kanaatine göre ve
bağımsız olarak karar veren kişidir.

GÖREVLER
Hakimler (Yargıçlar) iki gruba ayrılır: Devletle vatandaşlar
ve kamu kuruluşları arasında çıkan uyuşmazlıkları
inceleyen ve karara bağlayanlara idari yargı hakimi,
vatandaşlar arasında çıkan uyuşmazlıklarla ilgili karar
verenlere adli yargı hakimi denir. Her iki grup hakim de
aşağıdaki görevleri yürütür.
a- Kendisine gelen dava konusu dosyayı inceler,
b- Davacı ve davalı taraflar ile onların avukatlarını,
tanıkları ve bilirkişileri dinler,
c- Sunulan bilgi ve belgeleri alır, dava dosyalarına ekler ve
bunları değerlendirir,
d- Ceza davalarında Cumhuriyet Savcısı, mağdur,sanık ve
tanıkları dinler,
e- Kanıtlar ve verilen ifadeler ile yürürlükteki kanunlar
ışığında, dava hakkında hüküm verir.
KULLANILAN ALET VE MALZEMELER
Yürürlükteki yasalar, Danıştay kararları, Yargıtay
içtihatları, doktrinler ve yabancı ülkelerdeki
uygulamalar ile ilgili yayınlar,
Resmi mühürler ve kaşeler,
Dava konusu olan dosya, evrak ve kayıtlar.
MESLEĞİN GEREKTİRDİĞİ ÖZELLİKLER
Hakim olmak isteyenlerin;
a- Sözel yeteneğe sahip,
b-Sosyal bilimlere ilgili ve bu alanda başarılı,
c-Sorumluluk sahibi
d-Okumayı ve araştırmayı seven,
e-Değişik görüşlere ve yeniliklere açık,
f-Sabırlı ve anlayışlı,
g-Tarafsız karar verebilen
kimseler olmaları gerekir.
ÇALIŞMA ORTAMI VE KOŞULLARI
Yargıçlar Adalet Bakanlığına bağlı mahkeme salonlarında
resmi kıyafetle görev yaparlar. Çalışma ortamı temiz,
düzenli ve rahattır. Yargıçların çalışma saatleri düzenlidir.
Atama nedeniyle sık sık yer değiştirme söz konusudur.
Çalışırken oturma, dinleme, düşünme, yorumlama
etkinliklerinde bulunur. Hakimler mahkemelerin
bağımsızlığı ve hakimlik teminatı esaslarına göre görev
yaparlar. Hiçbir organ, makam, merci emir veremez, öneri
ve telkinde bulunamaz. Anayasaya, kanuna ve hukuka
uygun olarak vicdani kanaatlerine göre hüküm verirler.
Yargıçlar çalışırken; meslektaşlarıyla, avukatlarla,
savcılarla, hukukçularla, kamu yöneticileriyle,
mübaşirlerle, bilirkişilerle, yurttaşlarla iletişimde
bulunurlar. Yargıçlar kararlarında bağımsızdırlar.
MESLEK EĞİTİMİ
MESLEĞİN ÖN EĞİTİMİNİN VERİLDİĞİ YERLER
Hakimlik mesleği iki branşa ayrılır. Adli Yargı
Hakimi, İdari Yargı Hakimi. Adli Yargıda ön eğitim
Hukuk Fakültelerinde, İdari yargıda ön eğitim ise
hukuk fakülteleri veya hukuk programlarına yer veren
Siyasal Bilgiler Fakülteleri, İktisadi ve İdari Bilimler
Fakülteleri, İktisat Fakülteleri ve İşletme
Fakültelerinin İşletme, İktisat, Kamu Yönetimi,
Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri, Maliye
bölümlerinde verilmektedir.
ÖN EĞİTİMDE BAŞARILI OLUNMASI GEREKEN DERSLER
1- Türkçe,
2- Matematik,
3-Mantık,
4-Felsefe,
5-Psikoloji,
6-Sosyoloji,
7-Tarih.
MESLEK EĞİTİMİNE GİRİŞ KOŞULLARI
Mesleğin ön eğitiminin verildiği iktisat, işletme,
iktisadi ve idari bilimler, siyasal bilgiler fakültelerine
girebilmek için, lise veya dengi okul mezunu olmak,
ÖSYM tarafından yapılan Yükseköğretime Geçiş
Sınavı (YGS) ve Lisans Yerleştirme Sınavı’nda (LYS)
ilgili bölümler için yeterli “TM-1”, Hukuk Fakülteleri
için ise “TM-2” puanı almak gerekir.
Hakim olabilmek için Adalet Bakanlığınca açılan
sınavda başarılı olmak ve daha sonraki iki yıl boyunca
yoğun bir eğitim programı uygulanan stajı
tamamlamak ve staj sonucunda yapılan sınavda
başarılı olmak gerekmektedir.
Adaylığa atanabilmek için:
1- Türk vatandaşı olmak,
2-Giriş sınavının yapıldığı yılın ocak ayının son günü
itibariyle, lisans ve lisansüstü (Mastır) öğrenimi
yapmış olanlar için otuz, doktora öğrenimi
tamamlamış olanlar için otuz beş yaşını bitirmemiş
olmak,
3-Kamu haklarından yasaklı olmamak,
4-Yabancı ile evli olmamak,
5-Askerlikle ilgisi bulunmamak veya muvazzaflık
hizmetini yapmış yahut ertelenmiş veya yedeğe
geçirilmiş olmak,
6- Hakimlik ve savcılık görevlerini sürekli olarak
yurdun her yerinde yapmasına engel olabilecek vücut
ve akıl hastalığı veya sakatlığı, alışılmışın dışında
çevrenin yadırgayacağı şekilde konuşma ve
organlarının hareketini kontrol zorluğu çekmek gibi
özürlü durumları bulunmamak,
7- Taksirli suçlar hariç olmak üzere, ağır hapis veya üç
aydan fazla hapis veya affa uğramış olsa bile Devletin
şahsiyetine karşı işlenen suçlara zimmet, ihtilas,
irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik,
inancı kötüye kullanma, dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı
veya şeref ve haysiyet kırıcı bir suçtan veya kaçakçılık,
resmi ihale ve alım satımlara fesat karıştırma, Devlet
sırlarını açığa vurma suçlarından dolayı hükümlü
bulunmamak veya bu suçlardan veya taksirli suçlar
hariç olmak üzere üç aydan fazla hürriyeti bağlayıcı
cezayı gerektiren bir fiilden dolayı soruşturma veya
kovuşturma altında olmamak,
8-Yazılı yarışma sınavı ile mülakatta başarı göstermek,
9-Hakimlik ve savcılık mesleğine yakışmayacak tutum
ve davranışlarda bulunmamış olmak şarttır
Yukarıdaki maddelerde belirtilen niteliklere sahip
olup, yazılı yarışma sınavı ile mülakatta başarı
gösterenler, başarı derecelerine göre sıraya konularak
Adalet Bakanlığınca önceden belirlenen ihtiyaç
sayısına, daha önce başka görevlerde kadro, maaş ve
derece yönünden iktisap etmiş oldukları haklar
nazara alınmak suretiyle adaylığa atanırlar. Hakimliğe
kabul edilmede, daha önce serbest avukatlık yapmış
olanların avukatlıkta geçen sürelerinin tamamı da
değerlendirilir. Bu sıraya göre ihtiyaç sayısınca
atananların dışında kalanlar bir hak iddia edemezler.
Doktora yapanlar sadece mülakata tabi tutulurlar.
Stajını tamamlayan ve olumsuz durumu görülmeyen
adayların mesleğe kabullerine Hakimler ve Savcılar
Yüksek Kurulunca karar verilir.
ÇALIŞMA ALANLARI VE İŞ BULMA OLANAKLARI
Hakimlerin çalıştığı yerler şunlardır;
I. ÜST DERECE MAHKEMELERİ
1- Anayasa Mahkemesi,
2- Danıştay,
3- Yargıtay,
4- Uyuşmazlık Mahkemesi,
5- Askeri Yargıtay,
6- Askeri Yüksek İdare Mahkemesi.
II. İLK DERECE MAHKEMELERİ
A- İDARİ MAHKEMELER
1- Vergi Mahkemeleri,
2- Bölge İdare Mahkemeleri,
3- İdare Mahkemeleri.
B- ADLİYE MAHKEMELERİ
1- HUKUK MAHKEMELERİ
a) Asliye Hukuk Mahkemesi,
a-1) Asliye Ticaret Mahkemesi,
a-2) İş Mahkemesi,
a-3) Kadastro Mahkemesi,
b) Sulh Hukuk Mahkemesi,
c) İcra-Tetkik Mercii Hakimliği.
2- CEZA MAHKEMELERİ
a) Sulh Ceza Mahkemesi,
b) Asliye Ceza Mahkemesi,
c) Ağır Ceza Mahkemesi.
III- ÖZEL MAHKEMELER
a) Devlet Güvenlik Mahkemesi,
b) Çocuk Mahkemeleri.
MESLEKTE İLERLEME
1- Stajyer Hakimler 657 Sayılı Devlet Memurları Yasası’na göre, 9.
derecenin 1. kademesinden göreve başlarlar. İki yıllık stajdan
sonra ilk atamalarında 8. derecenin 1. kademesine atanırlar. Her
iki yılda bir derece alırlar. 10 yıl fiilen hakimlikte çalışıp
mesleğinde başarılı olanlar sonra 1. Sınıf Yargıçlığa atanırlar
(meslekte başarılı olanlar). 1.Sınıf Yargıçlar sadece büyük şehir
merkezlerinde çalışırlar,
2- İleri derecede mesleki birikime sahip olmak ve yasada belirtilen
diğer koşulları taşımak koşuluyla, Yargıçlar; Danıştay,Yargıtay,
Anayasa Mahkemesi, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu gibi
yüksek mahkemelerde ve yargı birimlerinde görev yapabilirler.
3- Adalet Bakanlığı’nın izniyle; adalet yüksek okullarında,üst göre
ve hazırlanma kurslarında, hizmet öncesi ve hizmet-içi eğitim
kurslarında, alanıyla ilgili ders ve konferans verebilirler.
4- Ulusal ve uluslararası kurul, kongre, konferans ve benzeri
bilimsel toplantılara, meslekleriyle ilgili diğer toplantılara
katılabilirler.

Dünyada elektrik mühendisliği; elektrik, elektronikle
ilgili tüm mühendislik disiplinlerinin genel adı olarak
kullanılır. Elektrik mühendisliğinin alt dalı olan power
engineer (güç mühendisliği) Türkiye’deki elektrik
mühendisliğinin karşılığı olup bunun için Elektrik
(güç) mühendisliği ne bakabilirsiniz.
Elektrik Mühendisliği elektrik, elektronik, elektro-
manyetizma ve elektromanyetik dalgalar üzerine
çalışan çok geniş kapsamlı bir mühendislik
disiplinidir. Transistör ve mikroçiplerin icadıyla
birlikte günümüzde gelişen teknolojiye öncülük eden
en önemli alanlardan ve inovasyona en açık
mühendislik dallarından biridir.

Elektrik üzerine serbest mühendis olarak kendi
“mühendislik firması”nı açabilir (SMM), elektrik
proje, uygulama, danışmanlık, tesislerin
elektriksel raporlamaları(Yüksekgerilim işletme
sorumluluğu, elektrik tesisat uygunluk kontrolü
raporu) vb. işlerini yapabilir, bir mühendisin
elektrik projesinde yıllık 500.000m2 imza
yetkisi vardır, yapı sınıfı ve metrekareye göre
elektrik proje fiyatlarını EMO’un sitesinden
hesaplayabilirsiniz
ELEKTRİK-ELEKTRONİK MÜHENDİSLİĞİ ÇALIŞMA ALANLARI
.Dünyaca büyük firmalarda en az 500’den fazla
mühendisin bir arada çalıştığı Araştırma ve
Geliştirme Merkezlerinde “arge mühendisi” olarak,
.İstediği üniversiteye Yüksek lisans başvurusu
yapıp Yüksek mühendis olabilir. Bitirdiği zaman
isterlerse ALES sınavına girip herhangi bir
üniversitede hocalarıyla yapılan mülakat sonucu
üniversiteye kabul edildiği taktirde,
üniversitede Öğretim yardımcısı olarak yardımcı
üniversite hocalığına başlayabilir, bu süreçte
Doktora yaparak eğitimlerine devam ederse Öğretim
üyesi olup, Profesörlüğe kadar yükselebilir.
.Tek başına “yapı denetim” firması kurma yetkisi
vardır, (gerekli sayıdaki teknik personeli çalışan
olarak belgelemesi şartları vardır),
.Yapıların inşaatları için ikamet ettiği şehirde
yönetmeliğe göre aynı anda 5 inşaata kadar toplam
30.000m2ye kadar “şantiye şefi” sözleşmesi
yapabilir. Örneğin 2017 yılı için 1 yıllık sözleşme
yaparak her inşaat başına peşin 4500-6000TL
ücret alır. (Kanunlara göre Elektrik-Elektronik
Mühendisi devlette çalışıyorsa veya Yapı Denetim
firmasının sahibi ise şantiye şefliği sözleşmesi
yapamaz)
.Yapı proje ofisi açabilir, bunun için yapı projesinde
imza yetkisi olan mühendislerle ortak şirket
açmalıdır.
.Kamu yani devlette çalışan elektrik mühendislerinin
maaşları hakkında daha tutarlı bilgi vermek
mümkündür. Çünkü kamunun mühendislere verdiği
maaşlar aşağı yukarı aynıdır. Yeni mezun bir
elektrik mühendisi eğer KPSS’ye girerek
atanırsa 2017 Ocak itibariyle en düşük mühendis
maaşı olan 3 bin 750 TL ile işe başlar. Bu rakam
mühendisin yabancı dil bilip bilmemesine, evli olup
olmamasına, çocuk sahibi olup olmamasına, herhangi
bir sendikada üyeliği olup olmamasına vb nedenlerle
değişebilmektedir. Yeni bir mühendis için kamuda
çalışmak avantajlı iken 3 yıl tecrübeli bir mühendis
için kamuda çalışmak avantajlı değildir. Çünkü
kamuda yükselme imkanı az olduğu için maaşlar çok
az artmaktadır.
DEVLETTE ELEKTRİK MÜHENDİS MAAŞı
Kamuda maaşları yaklaşık olarak söyleyebilmek
mümkünken özel sektörde ne yazık ki bunu
yapamıyoruz. Çünkü özel
sektör, mühendisin hangi üniversiteden mezun
olduğuna, yabancı dilinin seviyesine, yaptığı
stajlarına, kendini geliştirip geliştirmemesine ve
hatta sosyal yaşamına bakarak elektrik
mühendisinin maaşını belirleyebiliyor. Kısaca
yeni mezun bir elektrik mühendisi özel sektörde
işe 2000 TL maaş ile de başlayabilir 5000 TL
maaş ile de başlayabilir.
ÖZEL SEKTÖRDE ELEKTRIK MÜHENDISI MAAŞı
.Yeni ve güncel teknolojiyi takip edebilmesi ve bundan
hoşlanması
.Yeniliklere açık olması
.Grup çalışmasına açık olması
.Masa başı iş beklentisinin düşük olması
.Beyin ve el koordinasyonunun yüksek olması
.Yabancı dil (özellikle İngilizce) bilgisinin olması
.İyi iletişime sahip olması
.Titiz, dikkatli, sorumluluk sahibi olması
.Liderlik ve ikna yeteneği gibi kişilik özelliklerine sahip olması
.Düzenli ve sistemli çalışma alışkanlığına sahip olması gerekir.
.Yeni şeyler keşfetme ve hayata geçirme tutkusunun olması
ELEKTRİK – ELEKTRONIK MÜHENDISLERININ NITELIKLERI
.Elektrik-Elektronik Mühendisliği Çalışma Alanları
.Alanlarıyla ilgili varsa kendi mühendislik firmasını açabilirler,
.Büyük firmalarda “arge mühendisi” olarak,
.İlgili mühendislik firmasında “proje mühendisi” olarak,
.Firma ve fabrikalarda herhangi bir birimde “yönetici” olarak,
.Banka vb. gibi kuruluşlarda “yönetici” olarak,
.Sahada ekip yönetimi için “saha mühendisi” olarak,
.İlgili iş konusunda “tasarım mühendisi” olarak,
.Firmalarda “yazılım mühendisi” olarak,
.Kurulum, onarım, bakımda ekip yönetimi için “bakım mühendisi” olarak,
.İşletme kaynak planlaması için “planlama mühendisi” olarak,
.Fabrikalardan hammadde, malzeme tedarik için “satınalma mühendisi” olarak,
.Üretimi yapılan bir ürün ya da parçasını, firma ve fabrikalara pazarlamak için “satış
mühendisi” olarak,
.Yapı denetim firmasında “elektrik mühendisi uygulama ve proje denetçisi” olarak,
.Yapı denetim firmasında “elektrik mühendisi kontrol elemanı” olarak,
.Yapı denetim firmasında “şantiye şefi” olarak, ve bunlara benzer görevleri yapabilirler.
Published: Sep 25, 2017
Latest Revision: Sep 25, 2017
Ourboox Unique Identifier: OB-368700
Copyright © 2017